Ev sahibi, grup içinde evrilmekten canı sıkılıp evrimini bozkırda ve imara
müsait yaylalarda tamamlayan bir canlıdır. İlk örnekleri, verimli topraklardaki
arazileri 3 gergedan budu karşılığında ucuza kapatıp üzerine ucuz lahitlerden
yaptıkları mağaraları homo saphienslere satarak yollarını bulmuşlardır. Günümüzde
ise, atalarının miras bıraktıkları yöntemleri hala uyguluyor. Bozkırdaki
güçleri düşse de şehirde hala çok güçlüler.
TV Üniteleri |
Benim müstakbel ev sahibim de onlardan biriydi. Her türlü emlak arama
mecrasında arama yaptıktan sonra hem kriterlerime hem de bütçeme en uygun evin,
"Hali vakti yerinde, efendi, kamuda çalışan" bir kiracı arayışındaki
ev sahibiydi. Onun aradığı kriterlere uymak bir yana dursun, "Buyurun
gelin, görüşelim" bile demeyeceği türden bir kiracı adayıydım fakat bu eve
ihtiyacım vardı, tutmalıydım. Bu yüzden değişip ev sahibinin istediği gibi biri
olmaya karar verdim.
Küpeler çıktı, giyim kuşam değişti, konuşma kaydı, saçlar döküldü (aslında
bunu planlamamıştım, diğerlerini yapınca default olarak geldi) ve artık
olmuştu; adeta bir Seyfi Dayı, bir Remzi Amca olmuştum. Her şeyi kadere
bağlıyor, sık sık daralıyor ve mide ekşimesi sesi çıkarıyordum. İyi ve efendi
bir evde olacak her şeye hâkimdim, halı motifleri, TV üniteleri, avize
fiyatları benden soruluyordu.
Avize Modelleri |
Düzelip, bu Seyfi halimde ev sahibinin karşısına
dikildim, “Ey ev sahibi…cşşşk…pmmffeeh…çok şükür…artık istediğin gibi biriyim
ve evine talibim!” dedim.
Gülümsüyordu, “Bir gün hepiniz benim gibi olacaksınız.
Dünya ev sahibi dolacak!” der gibi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder