13 Mart 2013 Çarşamba

Psikolojide Aydınlatma Etkisi

Başlık biraz üniversite tez çalışması havası verse de, aslında öyle ciddi, akademik bir etkinin hakim olduğu bir yazı kaleme almak niyetinde değilim. Herkesin fikir yürütebileceği, günlük sohbet konusu olabilecek bir durum  bu bahsedeceğim. Takdir edersiniz ki insan, dış koşullardan çok çabuk etkilenen bir varlık. Soğuk havalarda psikolojiniz nasıl değişiyor fark ettiniz mi? Peki ya sıcak havalarda nasıl hissediyorsunuz? Bulunduğumuz dış koşula bağlı olarak o an nasıl hissettiğimiz domino etkisi yaparak, nasıl düşündüğümüzü, inandığımız şeyleri, tutumlarımızı, davranışlarımızı, başkalarının bize karşı olan tutum ve davranışlarını, dolayısıyla hayatımızın çizgisini etkiliyor.





Işık da insanın halet-i ruhiyesini etkileyen başlıca dış etkenlerden biri olarak tanımlanabilir. Atalarımız bile vakti zamanında "güneş girmeyen eve doktor girer" diyerek pek güzel özetlemişler durumu. Sadece fiziksel değil ruhsal sağlığı da etkileyen aydınlatma, sadece güneşten gelen doğal ışığı değil, yapay ışık yaratan yöntemleri de kapsıyor. Mekanlarda kullanılan farklı aydınlatma yöntemleri insan psikolojisinde olumlu etkiler yaratabildiği gibi, yanlış kullanıldığı zaman olumsuz etkilere de neden olabiliyor.



Örneğin, yoğun ışık sadece gözleri yormakla kalmıyor, bir süre sonra kişiye de derin bir rahatsızlık hissi veriyor. Bunun yanında çok loş ortamlar da, özellikle mekana alışık değilseniz, tedirginlik gibi olumsuz duygulara neden olabiliyor. Yaşadığınız veya çalıştığınız mekanın yetersiz ışıklandırılması da depresif düşüncelerinizdeki artışın kıvılcımlayıcısı olabilir, aman dikkat!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder